URTEB'den 'rekabet hukukuna uyun rahat edin' çağrısı

İstanbul Bilgi Üniversitesi Öğretim Görevlisi Doç. Dr. Kerem Cem Sanlı, rekabet ihlallerinin ağır cezai yaptırımları olduğunu belirterek, şirketleri rekabet hukuku kurallarına uymaları konusunda uyardı.

UHA-Ulusal Haber Ajansı Yayın Grubu

Uluslararası Rekabet ve Teknoloji Birliği’nin (URTEB) düzenlediği ve Türkiye’nin en iyi rekabet hukukçularından İstanbul Bilgi Üniversitesi Öğretim Görevlisi Doç. Dr. Kerem Cem Sanlı’nın konuşmacı olarak katıldığı “Rekabet İhlallerinin Görünümü ve İhlal Kararı Sonucu İkili Yaptırım Müessesesi” konulu konferans, BTSO Konferans Salonu’nda yapıldı. Konferansa; URTEB Onursal Başkanı Zeki Zorlu, Genel Başkan Ahmet Özenalp, Birlik üyesi sanayiciler ve Uludağ Üniversitesi Rekabet Topluluğu öğrencileri katıldı.

GİRİŞİMCİLER BİLİNÇLENMELİ

URTEB Genel Başkanı Ahmet Özenalp, konferansın açılışında yaptığı konuşmada, rekabetin etkin çalışan bir piyasa sistemi için temel unsur olduğunu, sosyal adaleti ve ekonomik faaliyeti sağladığını ve teknolojik gelişmeyi teşvik ettiğini söyledi. Rekabet hukukunun da içerdiği kurallar ile bu düzenin korunmasını amaçladığını belirten Özenalp, “URTEB haksız rekabet gelişmelerine karşı Türk iş insanlarını hazırlamak, mücadele etmek ve sanayicimizi, ticaret insanımızı, vatandaşımızı haksız rekabete karşı korumak, bilinçlendirmek ihtiyacından, düşüncesinden yola çıkarak kurulmuş bir birliktir” dedi.

PİYASAYI KENDİ HALİNE BIRAKAMAZSINIZ!

Konferansın konuşmacısı Doç. Dr. Kerem Cem Sanlı da, haksız rekabetin, uygun olmayan kurallarla karşıdaki oyuncunun oyun dışına atılması anlamına geldiğini söyledi. Piyasanın kendi haline bırakılması durumunda yoğunlaşma, tekelleşme ve kartelleşme gibi sonuçların oluşabileceğini açıklayan Sanlı, “Piyasaya müdahale edilerek teşebbüslerin hakları ve rekabetçi davranışlara karşı piyasa korunmuş olunuyor. Rekabet Kurumu 1997’den bu yana piyasaya müdahale ediyor ve bu konuda otorite konumunda. Yasak kapsamındaki davranışları da; Rekabeti Sınırlayıcı Anlaşmalar ki karteller ve dikey anlaşmalar bu gruba giriyor; Hakim Durumun Kötüye Kullanılması ve Yoğunlaşma Denetimi olarak sıralıyor. Örneğin, pazarda hakim durumdaki bir teşebbüs ürünün fiyatını çok yükseltirse ceza ödemek zorunda kalır” diye konuştu.

REKABET İHLALLERİ GİZLİ YAPILIR

Rekabet hukukuna konu olan ihlallerin genelde gizli yapıldığını ve aynı zamanda karmaşık olduğunu, bu yüzden Rekabet Kurumu’na ihtiyaç bulunduğunu açıklayan Doç. Dr. Sanlı, şöyle devam etti:

“Teşebbüsler rekabet ihlaline konu olduğunun farkında da değiller. Böyle bir kurum olmasa rekabet ihlallerini ortaya çıkaramazsınız. Rekabet Kurumu’nun inceleme ve araştırma yetkisi var. Bir ihlal olduğu ortaya çıkarsa ceza verebiliyor. Ve bu ceza o şirketin yıl içindeki toplam cirosunun yüzde 10’una kadar olabiliyor. Kurum şirketlere 2011’de 460 milyon, 2012’de 60 milyon, 2013’te 1,2 milyar ve 2014’te de 520 milyon lira cezai işlem uyguladı. Fakat buradaki esas mantık ceza yaptırımlarıyla rekabet ihlallerinin önüne geçilmesi. Rekabet ihlallerinden dolayı kesilen ceza oranlarına baktığımızda da ortalama yüzde 1,5-2 aralığında. Öte yandan, rekabet ihlalinde idari para cezasının yanı sıra, ihlale konu olan şirket ve kişilere zararının 3 katına kadar tazminat ödenmesi de söz konusu.”

Konferansın sonunda Doç. Dr. Sanlı’ya plaket takdim edilirken, URTEB’in 12 ve 13 Nisan tarihlerinde Rekabet Kurumu işbirliğinde düzenlediği Rekabet Hukuku eğitim seminerlerine katılanlara da sertifikaları verildi.